İzleyiciler

31 Ağustos 2012 Cuma

Kalbimiz Kuş Gibi Hafiflesin




İnsanın en güçlü, en enerjik, en huzurlu, en mutlu olduğu vakit, Allah ile doğrudan kurduğu irtibattır. Bu öyle bir bağdır ki, bir damla suyun denize kavşması gibidir. Bir rengin, milyonlarca renk skalası içinde yerini bulması gibidir. Duanın zamanı ve zemini olmadığına göre, ruhumuzun taşıdığımız bedendeki en şuurlu halidir. Dua bir nevi tayyi mekan, tayyi zamandır. Dua Allah'ın huzuru ve yanıdır. Bir kimse faniliğini bilse, bütün günahlarından nedamet duysa, Allah'ın mağfiretini istese, göz yaşını akıtsa, O'nun verdikleriyle tefekkür etse, tezekkür etse, teşekkür etse, sanki yeniden doğmuş gibi bütün ağırlıklarından kurtulur. Kuş gibi hafifler. O'nun Allah için nefes alıp vermesi demek, şuur sahibi olması demektir. O zaman alınan bir nefes, huzur ve mutluluk için bir ömre bedeldir.

Yazı ve Fotoshop çalışması: Profösör

Ffotoğraf çekimi: Hurşit Akyıl



25 Ağustos 2012 Cumartesi

Dua Hayattır


" Rabbiyessir, Velatüassir, Rabbitemmim, Bilhayır."

Fotoğraf çekimi: Hurşit Akyıl  Photosop çalışması: Profösör

22 Ağustos 2012 Çarşamba

Değerler Bütünlüğü


Değerler bir bütündür.  Maddi değerler, manevi değerler gibi bir ayrıma gidersek değerleri kendi kalıpları içinde daraltmış ve onları değersizleştirmiş sayılırız aynı zamanda. Önemli olan bütün değerlerin ulviyet içinde değer bulmasıdır. Bütün değerler, hakla, adaletle buluşmalıdır. Nafakası için sabahtan akşama kadar ter döken, tarlada, fabrikada çalışan, üreten ve ürettiğinin karşılığını maddeten alan, bununla birlikte, taltif ve teşvik görenin kazanımlarını sadece maddi bir değer içinde etüd etmek doğru değildir. Eğer işlediklerimiz, duygu ve düşüncelerimiz, davranışlarımız, Allah'a kulluk değerleriyle bütünleşiyorsa, işte o zaman, hayat yaptıklarımızın bütünüyle bir ibadet şeklidir. Aynı zamanda da bu fani dünya da koskoca bir mabettir.

Bir hazinenin maddeten bir değeri olmakla birlikte, ona karakter kazandıran özellikleriyle de manevileşen değerleri vardır. Milattan önce, antik çağlardan kalan kırık bir vazonun, ya da bir sikkenin değerini bazen uzmanlar bile  paha biçmede acze düşebiliyor. Bir kurtarıcı sözcüğün insan hayatını kurtarabildiği gibi, hayata kazandıran değeriyle üretime katkısı, sadece maddi kazanımlarla ölçülmesi elbette doğru sayılmaz. Önemli olan insanlığa hizmetle kazandırdığı değerler bütünüdür.

Bir tebessüm etmek bile abı hayat kadar değerlidir. Gönül hoşluğudur. Çünkü tebessüm şuurluluk halidir. Gönül hoşluğu içinde yaşayan kimseler, olumsuz etkenlere karşı korunaklıdır. Huzur ve mutluluk kapılarının anahtarı tebessümdür. Gönül hoşluğu belki de, değerlerin içinde en büyük değerdir. Değerler maddi ve manevi yanıyla birbirini tanımlar. Yoksa insan beden ve ruhtan oluşmuş bir değerler bütünü olamazdı. Önemli olan bu değerin, kimlik yapısıyla, kişilik ve nitelikleriyle, veren ile alan arasındaki kurulan kozmik bir bağ olmasıdır. Değerler ancak bir bütünlük içinde olduğunda, insanlar ve topyekun yaratılmışlar üzerindeki sorumluluğu, bir şuurluluk halidir. Bu şuurluluk haliyle değerler bütünlüğü içinde yaşayan kul züht ve takvayla buluşarak hayatını anlamlaştıracaktır.

Profösör

19 Ağustos 2012 Pazar

Bayramınız Mübarek Ola

Bir umut ışığı yakaladık; yaşamak için, bir daha ölmemek için.. Bir umut ışığı yakaladık, gafletten kurtuluş için, bir daha atalete düşmemek için.. Bir umut ışığı yakaladık; sevmek ve sevilmek için, param parça olmamak için. Bir umut ışığı yakaladık; hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için.. Hep birlikte tek bir yürekte atmak için. Bir umut ışığı yakaladık; hidayet için, Allah ve Resulü için..

Profösör

17 Ağustos 2012 Cuma

Çile

Düştük aşk çemberine;
Çık içinden çıkabilirsen.
Bu gönül yarasıdır;
Çek çekebilirsen.

Örümcek ağını örer;
Güvercin yuvasını yapar.
Hicret bir gönülden, bir gönüle;
Ya sabır.. Ya sabır.. Ya sabır.

Yüreğim kızgın bir çöl;
İstersen ölmeden önce öl.
İki atlı süvari, iki zülfikar;
Yarabbi Sensin bize yar...

Profösör

14 Ağustos 2012 Salı

Bir Nefeslik

Öyle bir düşünce, öyle bir duygu paylaşımı vardır ki; kedinin fareyi hipnotize ettiği gibi, muhatabımızı kendi etki alanımız içine çekerek büyüleyebiliriz. İletişimin sihirli gücü, düşünce ve duygularımızı paylaşırken doğrunun, iyinin güzelin davranışlarımıza yansırken, karşımızdaki kişinin bütün olumsuz düşünce ve duygularından sıyrılarak, hayatı pozitif değerler silsilesi içinde görmelerini sağlamaktır. Önce karşımızdaki ile empati kurmak, sonra da düşünce ve duygularını paylaşmak gerekir ki, binbir labirent, binbir çıkmaz sokak ve dehlizlerden çıkabilecek kurtuluşa dair bir umut ışığının varlığını hissettirebilmektir. Hayal kurmak, umut etmek, Asla yalnız olmadığını göstermek kişinin mutluluk ve huzura dair hücrelerinin yenilenmesi ve varlığının yeniden yapılanma içinde olduğunu gösterebilmektir. Bu da ancak hulusi kalp ile kişinin kalbine dokunmak ve gönlüne girmek demektir. Gönül sevgi, şefkat ve merhametin yeşerdiği yerdir. Bu yerde birlik, beraberlik, yardımlaşmak ve dayanışmak esastır.

İşte bu düşünce ve duygularla herkesin hiç bir çıkar beklemeden, kendisinden bile çok sevdiği dostları vardır. Aynaya baktığında kendini güzel ve yakışıklı bulabiliyorsan, içinde bir sevinç, heyecan ve coşku taşıyabiliyorsan, gözlerin ışıltılı olarak pırıldıyorsa, huzur ve mutluluğun eşiğinde isen, seni dualarında eksik etmeyen hayatında güzel bir Allah dostunun var oluşundadır. Dostu ve dostluğu tarif etmek, ancak dostluk ikliminde aynı havayı teneffüs edebilmektir.

* Bütün dostlarımızın kadir gecesini kutluyor, dualarla nice huzur ve mutluluklar diliyorum.

Yazı: Profösör
Fotoğraf Çekimi: Hurşit Akyıl

10 Ağustos 2012 Cuma

Huzur


Hayvanlar da Allah'ın yarattığı birer canlı varlıklardır. Onlar da doğarlar, yerler, içerler, yaşlanırlar ve ölürler. Onların da birer yaşam düzeni vardır. Onlar da hayatın anlamı içinde kendine düşen görevleri yaparak ömür tüketirler. Ne var ki hayvanların, bazı insanlar tarafından zerre kadar hayat hakkı ve değeri yoktur. Yırtıcı hayvanlar da evcil hayvanlar da yeri geldiğinde zaman insanlar tarafından zulüm görmektedirler. Hayvanları öldürmek  ve telef etmek yerine onlara yaşam alanları açmak bir uygarlıktır. Uygarlığın özü; sevgi, şefkat ve merhamete dayanır. Özünde bu değerleri barındırmayan bir yaşam felsefesi günümüzde çökmüştür. Çünkü "Merhamet etmeyene merhamet olunmaz"  sözüyle gerçekler ortadadır.

Bir çiçeğe, bir böceğe, kullandığımız cansız bir varlığa bile sevgi, şefkat ve merhamet duyarız. Kullandığımız bir cep telefonunu başkasına kızıp, öfkemizi ondan alamayız. Öfkemizin yatışması için, tutup telefonumuzu fırlatamayız. Bize hizmet eden araçlar her ne olursa olsun ona duyulan sevgi ve şefkatle korunur. Bize hizmet veren eşyalarla bir duygu paylaşımı içinde olduğumuzu unutmamalıyız. Bu bağlamda, bir telefonun, bir çantanın, bir gözlüğün, bir kalemin bizim gözümüzde  maddi bir değeri olmasa bile,  mutlaka manevi bir değeri vardır. Dedelerimizden bize intikal eden köstekli, burmalı, kurmalı bir gümüş saati fırlatıp atabilir miyiz? Gerek hayvan, gerek bitki, gerek eşyalarımıza karşı hakkaniyetle yaklaşmalıyız.

Mahallemizde aklı başında sandığım, bir kişinin bir sokak köpeğine yaptığı eziyeti gördüğümde şiddetle kendisini uyarmış, hatta güvenlik görevlilerine de ihbar etmiştim. Bize hergün kuyruğunu sallayarak sevgi gösterisi içinde bulunan, sokağımızın sahiplerinden olan bir köpeğin  kuyruğuna teneke bağlanmıştı. Hayvancağız bu durumdan kurtulmak için  kuyruğuna bağlanan tenekenin sesinden ürkerek,  koştura koştura kan ter içinde kalmış, yorgunluk ve korkudan bir yerde bayılıp kalmıştı. Nihayet görevliler gelip hayvancağızı bu zulümden kurtardılar. Bu zulmü yapanı da alıp götürdüler. O gece zulme uğrayan siyah sokak köpeğini rüyamda dehşet saçarken gördüm. Kendisini taciz eden adamın peşinden olanca gücüyle ve hiddetiyle koşturuyordu.

Bu dünyada huzurlu yaşamak istiyorsak hiçbir insana, hiçbir hayvana, hiçbir bitkiye, hatta canlı, cansız hiçbir varlığa kötülük yapmamalıyız. Zulüm etmemeliyiz. Onları hor kullanmamalıyız. Çünkü huzur iyilik yapmak kötülüklerden kaçınmaktır.

Profösör

8 Ağustos 2012 Çarşamba

Gripin


Öyle bir obje ki, anlamı büyük, insana huzur veren  kimyasıyla, samimi, sıcak duyguların yoğunluklu olarak yapısında taşıdığı, varlığıyla insanı olumlu düşünce ve duygularını bir umut iklimiyle yaşattığı, maddi değeri küçük, fakat manevi değeri hesaplanamayacak kadar büyük, kozmik bir dünyanın kapısını aralayan bu sihirli bir anahtardır.. Bu bir kalem, bu bir minyatür anahtarlık, bu bir boncuk, bu bir herhangi bir şeydir.. Kimsenin anlayamayacağı kadar bir yakınlık ve bir dostluk imajıdır.

Profösör

1 Ağustos 2012 Çarşamba

Bir Söz


Gafletten uyanmak demek kendi varlığını tanımak demek. 
Ben kimim, neyin nesiyim? Aynaya bakıp da kendi kendine sormak demek.                   
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...