İzleyiciler

16 Nisan 2011 Cumartesi

Bir Köpeğin Marifetleri



Hayvanlarla dostluk kurabiliriz. Onlarla iyi anlaşabiliriz. Onları iyi anlayabiliriz. Onlar da bizi iyi anlayabilirler. Fakat hayvanları istediğimiz gibi kullanabilir miyiz? Bütün yaratılmışlar insanın emrine verilmiştir ama onları kul ve köle gibi kullanabilir miyiz? Bir kedinin, bir köpeğin, yada bir merkebin bilinen görevleri vardır. Bunların dışında kendi egomuzu tatmin etmek için kullanmamız doğru mudur? Bir ayının burnuna halka takıp oynatabilir miyiz? Evde kalmış göbek atan kaynana taklidini yaptırabilir  miyiz? Bu videoyu izlerken de bir anlamda bunları düşündüm. Bu davranışı övsem de, yersem de internete düşmüş bu videoyu paylaşmak istedim.

Madem  hayvan haklarını ima eden bir post yazmaya karar verdik, öyleyse Osmanlıda bir hayvana verilen değerin ne olduğunu bir hatırlatayım istedim. Osmanlıda hayvanlar için vakıflar kurulmuş. Leyleklerin bile bakımları için vakıf kurulmuş. Leylekler göç ederken karşılaştıkları kartallar ve akbabalarla savaştığından yaralananların tedavisi için vakıf bütün ihtiyaçlarını karşılarmış. Kuş sarayları ve evleri yapılmış. Bizim İnancımızda ve kültürümüzde merhamete önem verilmiş. Allah "Benim merhametim her şeyi  kapsamıştır" buyuruyor. O halde canlı ve cansıza karşı muamelatımız merhamet ölçülerinde olmalıdır.

İşçi , işçi, işçi hakları diyoruz.  Diyoruz da hem merhametin, sevgi ve şefkatin değerini bilmemize rağmen, arz ve talep esasına göre insanları işyerlerimizde eziyoruz. Mesai vermiyoruz. Ağır ve riskli işlerde çalıştırıyoruz. Güvenlik önlemi almıyoruz. Çalışanlarımızın zerre kadar değeri yoktur.  

Osmanlıda bir merkebin bile haftada iki gün izni vardı. Bu kanunnameye uymayıp da eşeğini izin günlerinde çalıştıranlara, haklarını korumak için, hem hapis cezası, hem de para cezasına çarptırılıyorlardı.

Profösör

8 Nisan 2011 Cuma

Çocukluğunuzda Siz de Saklambaç Oynar mıydınız?

 
Gözlerimi kapadım. Sağım solum sobe dedim. Saklanmayan ebe demeye kalmadan gözlerimi açtığımda ortalık in cin top oynuyordu. Ama ben gittim ilk önce O'nu elimle koymuş gibi saklandığı yerde buldum ve O'nu sobeledim. Çünkü saklambaç oynarken benim de saklandığım yer, O'nun da saklandığı yerdi orası.. Ebeliği değişimli olarak biz ikimiz O'nunla birlikte yapıyorduk. İkimiz de değişimli olarak birbirimizi sobeliyor ve birbirimiz tarafından sobeleniyorduk. Oyun böylece sonsuza kadar devam ediyordu. Diğer çocuklar ise birer figüran gibiydiler... Hala saklambaç oyunu hayatımızda devam ediyor biliyor musun? İlk günkü gibi.. Bitmeyen hikaye gibi.. Sonsuza dek...

Profösör



1 Nisan 2011 Cuma

Çocuklara Altın Öğütler


-Sigara kötü bir alışkanlıktır. Ondan uzak duralım. Sigara ve içki içilen yerlerden uzak duralım.
-Doğru konuşalım. Yalan bizi mahcup eder. Yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış.
-Başkasına ait emaneti koruyalım.
-Trafik canavarına dur diyelim.
-Trafik kurallarına uyalım uymayanları uyaralım.
-Selamlaşmayı ihmal etmeyelim.
-Güler yüzlü olalım. Asık suratlı durmayalım.
-Tebessüm edelim. Tebessüm kalpleri yumşatır.
-Arkadaşlarımızla karşılaştığımızda birbirimize selam verelim.
-Sınıf içinde gürültü yapmayalım.
-Hasta olanlara şifa dileyelim.
-İyilik yapan bir kimseye teşekkür edelim.
-Parklardaki bankları kirletmeyelim.
-Temiz çevrede temiz toplum olalım. Çevremize zarar vermeyelim.
-Birşey alırken sahibinden izin isteyelim.
-Tuvaleti ve lavaboları temiz kullanalım.
-Yerlere tükürmeyelim.
-Derslerimize zamanında çalışalım. Ödevlerimizi geciktirmeyelim.
-Çantamızı toplayalım. Dağınık olmayalım. Yarının programını akşamdan yapalım.
-Başkasının  kusurlarıyla alay etmeyelim.
-Müsrif olmayalım. Allah israf edenleri sevmez.
-Müsrif olmayalım. İsraf edenler yoksullaşır.
-Kimsenin kalbini kırmayalım. Kimseyi gücendirmeyelim.
-Öğretmenlerimize saygıda kusur etmemeliyiz.
-Hazreti Ali "Bana bir harf öğretenin kölesi olurum" diyor.
-İlim yaşatır. Cehalet öldürür.
-Akıllı ve uslu olmalıyız.
-Servis araçlarına güvenli binmeli, güvenli inmeliyiz.
-Defter ve kitaplarımız kaplamalı içinden yaprak kopartmamalıyız.`
-Güzel sanatlarla ilgilenmeliyiz.
-Resim müzik spora zaman ayırmalıyız.
-Otobüslerde şamata ve gürültü yapmamalıyız.
-Sorunlarımızı öretmenlerimizle paylaşabilmeliyiz.
-Başkasının odasına girerken kapıyı vurmalı ve izin alarak girmeliyiz.
-Evde annemize yardımcı olmalıyız.
-Büyüklerimize saygı, küçüklerimize sevgi göstermeliyiz.
-Ağzımızda lokma varken konuşmamalı, gülmemeliyiz.
-Yemekten önce ve sonra ellerimizi yıkamalıyız.
-Sabah kalktığımızda lavaboda yüzümüzü  yıkayalım, dişlerimizi fırçalayalım.
-Yemek yerken büyük lokma almayalım, küçük lokma yiyelim.
-Dışarıdan bir şey alıp yememeliyiz. Annemizin evde hazırladığı yiyecekleri tercih etmeliyiz.
-Asitli kola, gazoz ve dieer içeceklerden uzak duralım; doğal meyve sularını tercih edelim.
-Sağlığımızı  koruyalım. Terlediğimizde çamaşırımızı değiştirelim.
-Çok soğuk ve çok sıcak yiyecek ve içecekleri tercih etmeyelim.
-Yemek seçmemeye özen gösterelim.
-Yemeği kendi önümüzden yemeliyiz.
-Yemekte parça ekmek bırakmayalım.
-Yiyeceğimiz ve içeceğimiz kadarını almalıyız.
-Sofraya birlikte oturup, birlikte sofradan kalkalım.
-Yemekten sonra bize verilen nimetlere şükredelim.
-Yemek yapan kimseye de teşekkür etmeliyiz.
-Yatağa günlük kıyafetlerimizle girememeliyiz, pijama giymeliyiz.
-Bize verilen nimetler için şükretmeliyiz.
-Temiz ve  güzel kıyafetler giymeliyiz. Yırtık pırtık dolaşmamalıyız.
-Otobüste sakız  çiğnememeliyiz.
-Esnerken elimizle ağzımızı kapatmalıyız.
-Misafirlerimize ikramda bulunmalıyız.
-Asık suratlı olmamalıyız güler yüzlü olmalıyız.
-Hayvanları, çiçekleri ve böcekleri sevmeliyiz.
-İhtiyacı olanlara yardım etmeliyiz.
-Sıramızı bilmeliyiz, baflkasının hakkına girmemeliyiz.
-Otobüste yaşlı, hasta ve hamilelere yer vermeliyiz.
-Misafirlerimizi güler yüzle tatlı diller karşılamalıyız.
-Yaşlıları ve hastaları sık sık ziyaret etmeliyiz.
-Arkadaşlarımızla oyunda paylaşımcı olmalı, birlik ve beraberlik ruhu oluşturmalıyız.
-Üzülen arkadaşlarımızın derdini paylaflalım, onu teselli edelim.
-Elimizle dilimizle baflkalarını incitmemeliyiz.
-Birbirimizin hal ve hatırını sormalıyız.
-Öğretmenlerimizi dikkatle dinlemeliyiz.
-Dinimizde öğretmen hakkı ana baba hakkından önce gelir.
-Hayatımızı cep telefonu ve internetle sınırlandırmayalım.
-Her yerde nazik ve kibar olmalıyız.
-Sokak ağzıyla konuşmamalı ve küfürden uzak durmalıyız.
-Konuşan kişinin sözü kesilmemeli. Nezaketsizlik etmemeliyiz.

Yazan ve Çizen : Profösör


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...