
Hiçbir terörü İslam dini kabul etmiyor. Dinin özüne aykırı buluyor. İslam barış ve kurtuluş vadediyor. Nitekim, bazı batılı gazeteler Charlie Hebdo'nun yayın politikasını eleştirerek, onları suçlu buluyor. Elbette dinler insanlığın huzuru ve mutluluğu için vardır. Barış ve kurtuluşu için vardır. Hangi dine mensup olurlarsa olsunlar, onların yanlışları dinlerine ve peygamberlerine maledilemez. Kutsi değerlerine hakaret edilemez. Sadece kötü ve insanlık dışı eylemler eleştirilir, lanetlenir ve teröre karşı her türlü önlemler almak için farklı inançtaki birey ve toplumlar birbiriyle diyalog içinde olurlar. Hatta insanlığın karşılaştığı savaş, açlık, kıtlık ve doğal afetlere karşı da birlikte hareket etmek insanlık açısından zorunludurlar.
Her ne olursa olsun, özgürlüğün bir sınırı vardır. İnsanoğlu toplumsal hayat içinde birbirinin özgürlük sınırlarını müdahale etme hakkına sahip değildir. Evrensel değerlerde insan hak ve özgürlüklerin tanımında, özellikle insanlık onurunu çiğneyen, kutsi değerleri zedeleyen, fikir ve ifade yoluyla saldırı yapılamaz ve hakaretlerde bulunulamaz. Bir arap atasözü vardır, genelde hak ihlal edenler ve had bilmeyenler için kullanılır. "Men dakka dukka" çalma kapıyı, çalarlar kapını" boşuna söylenmemiştir. Hakaret, saldırı, terör, haksızlık, zulüm yapan için bumerang gibi misliyle kendini vurur. Bu durumu akıl sahipleri oturup düşünmesi gerekir. Çünkü yapılan yanlışlar ve kötülükler doğruları getirmez. Bilakis yapılan kötülükler, kötülük yapan kimseye misliyle geriye döner.
Profösör
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder