Gardan bir tren kalkıyor çocukluğumun anısında, gideceği yer
Almanya.. Kapkara bir kara tren.. Hareket etmeden önce öten.. Üç kez arka
arkaya, acı acı ısrarla, düdüğünü öttüren bir kara tren. Sonra da homurdana
homurdana, kara, kapkara dumanlarını savura savura gurbete giden bir kara
tren.. Ta ki gözlerden kaybolan bu acımasız, sevgisiz ve şefkatsiz tiren;
geride gözüyaşlı yaşlı bir kadın bırakan, yaşlı kadının elinde iki masum çocuğu
da ağlatan tren. Yaşlı kadının gözü hep yaşlı. Küçük çocukların endişeli
bakışı, sanki gurbetin çatık kaşı.
Akşam vakti şimdi. Karanlık yavaş yavaş kendini hissettirir
şimdi. Yalnızlık gelir karanlıklarla, perde perde bir hüzün gibi çöküyor şimdi.
Kara tren terkedip kaybolunca, yürekler burkulur başbaşa kalınca. Gözleri yaşlı
ağlayan çocuklar, yaşlı kadına boş boş bakar. Çocuklar baktıkça, yaşlı kadın
ağlamaya başlar. Peşinden bir hıçkırık gelir. Bir hıçkırık ki, bin hıçkırık
getirir, Elden yapacak birşey gelmez. Kader bu, yazılmış, çizilmiş bir şey
denemez.
Bir baba çaresiz el kapılarına gidiyor gurbete. Anneleri
ölmüş, çocuklar kalmış babaanneye. Bu ayrılık ne memlekettir, ne köydür.. Bu
ayrılık ne Trabzon, ne Rize, ne Gaziantep'tir.. Bu ayrılık ne Urfa'dır, ne de
Konya'dır.. Bu ayrılık sadece acı bir gurbettir.
Profösör
4 yorum:
sadece trenle olmuyor ayrılık acıları pasaport kontrolunden gectıkten hemen sonra baslıyor gozler bırıktrmıs anılarını bırakmaya :(
Yine size yakışır duygulu bir yazı olmuş kim bilir ne kadar çok yaşadı insanlar bu acıyı... Aile büyüklerimizin acısını Allah geçinden versin bizlere...
Grace Happy@ Gurbet düşüncesi ile başlıyor bir hüzün, arkasından dayanalmıyor gözyaşları dökülüveriyor hemen..
Uğur Böceği@ İnsan yaratılış itibariyle zaten bir gurbet hüznünü yaşar. Cennetten çıkarılışından bütün insanoğlunun fani dünyadan ebedi aleme göç serüvenini de buna dahil edebiliriz.
Yorum Gönder