Ne yazık ki yeni yılı menfur bir olayla ve üzülerek geride bıraktık. Onca insanın katliamla canını yitirmesi, bizim de canımızı acıtmıştır. O olay üzerinden de sinsice bir algı operasyonu yürütüldüğünü söyleyebiliriz. Burada en önemli husus birbirimizin düşüncelerine saygılı olmalıyız. Bir ailede bile bir konuda herkes ayrı bir düşünceye sahip olabiliyor. Doğal olarak bu birey olduğumuzun göstergesidir.
Yeni yılda insanlar zamana endeksli olarak iyi şeyler olsun istiyor. Bunu da yeni yıldan bekliyor, yeni yılı bilinli yada bilinçsiz kutsuyor ve birtakım etkinliklerle de kutlamalar yapıyor. Kimse kimsenin yeni yılı kutlamasına ve kutsamasına karışamaz. Bu eleştiri konusu olabilir. Üzerinde durduğumuz nokta her şeyin Allah'tan istenmesidir. İslam’a göre ancak O'na ibadet edilir ve ancak O'ndan yardım istenir. Cahiliyye arapları da helvadan put yaparlar ve ona taparlardı. Yaptıkları putlara tapar ve onlardan putlardan yardım isterlerlerdi. Karınları acıkınca da helvadan yaptıkları pukları bir güzel yerlerdi. Bize bu durum akılalmaz gibi gelebilir. Elbette her dinin ve zihniyetin kutsalları vardır. O kutsallara göre kendini konumlandırır insan. Madem ki inanç ve ifade özgürlüğü var; yasalar neye izin veriyorsa bulunduğu ülkede o yasalara göre yaşar insan. Durumu böyle özetleyebiliriz.
Şimdi de yeni anayasa çalışmalarına başlanmıştır. Umarım milli bir anayasa çıkar karşımıza. Anayazsa toplumsal mutakabat metinleridir. İnsan haklarını esas aldığı kadar birlikte barış içinde yaşayabilmenin ilkelerini de ortaya koyur. Eğer ülke ve devlet olarak bağımsız olmamız gerekiyorsa, anayasanın millilik vasfına sahip olması kaçınılmaz demektir. Çünkü milli birlik, birlikte yaşamamızın sırrıdır. Bu bizim dirliğimizdir.
Profösör
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder