Bugün ülkemizde dış gözlemcilerden meded uman akademisyenler, devlete karşı deklarasyon yayınlayabiliyorlar. Muhalifliklerini akademik ve politik mücadeleleriyle değil, şer güçlerin parelelinde bir duruş göstererek milletin değerlerini de saldırmayı kendilerine biçilen bir misyon olarak görebiliyor. Bu kesim gayrimeşru bir yönetimin demokratik dışı bir yöntemle işbaşına gelmesini istemeleridir.
Milli değerleri şahsi menfaatlerinin önünde tutan milletimiz, ülkemizin içinde bulunan virüsleri öyle ya da böye temezleyecektir. Terör belasını ve toplumsal ayrışmayı birlikte ortadan kaldırmak varken, iki karşıt politik kamplaşma ve kutuplaşma böyle devam ederse, devlet refleksi doğal olarak hiç bir tölerans göstermeyecektir. Son zamanlarda güvenlik güçlerinin güneydoğuda PKK ile mücadelesi ve sonuçları buna işarettir. Birbirine tezat iki renk vardır. Biri ak, diğeri siyahtır. Ak hiçbir zaman siyahlaşmak istemeyecektir. Buna karşın siyah da aka yönelik karalamalarını ısrarla sürdürmek isteyecektir. Tez elden yeni bir anayasa yapımı için kollar sıvanmalıdır. Bütün siyasi partiler bir araya gelmek zorundadırlar. Yeni bir yüzyılın kaderi yeni yapılacak anayasayla çizilecektir.
Profösör
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder