Dünya kadınlar günü kutlanıyor. Nerede zulüm gören, nerede
şiddet ve taciz gören bir kadın varsa hep bu tür, üçünscü sayfa haberlerine konu olacak hadiseler
vitrinleniyor. Bağırıp çağırılıyor. Ağlaşıp sızlanıyor. Bunun adı tutmlama
oluyor. Kötü bir şeyi anmak kutlamak değildir. İyi bir şeyi anmak tebrik etmek
kutlamaktır.
İster insan olsun, isterse cinsiyette kadın olsun. Çocuk
olsun, yaşlı olsun, hasta olsun. Ya da hayvan olsun, bitki olsun veya
kullandığımız bir klavye olsun.
Onlarla ilişkimiz, dostluk ilişkisi içinde olmalıdır. Bir eşyayı doğru
kullanmalıyız. Bir objeye hor davranamayız. Triplere girip telefonumuzu öfkeyle fırlatamayız. Haksızlık kime ve
neye yapılırsa yapılsın haksızlıktır, zulümdür, vicdansızlıktır.
Burada önemli olan, dikkat edeceğimiz husus adaletli bir
ruha, güzel ahlaka, ve ömrümüzü şuur içinde geçirecek bir mefkureye sahib
olabilmemizdir. Önce iyi olan değerleri öne çıkartmak, övüç duyabileceğimiz
örnek kadınlarımızı anmak, onların hayat felsefesinin menşeini şiar edinmektir.
Sonra da kadınlarımızın zulüm görmemesi için de hep birlikte üzerimize düşen görevleri yerine
getirmektir. Dünya kadınlar gününü ezik bir kavrama hapsederek, umutsuzluk
aşılamamaktır.
Yazı ve Foto manüplasyon: Profösör