Bir bakış herşeyi anlatabilir. Bir bakış her şeyi değiştirebilir. Bir bakış taş üstüne taş koymayabilir. Bir bakış nice muhkem yapıları yerle bir edebilir, viraneye çevirebilir. Bir bakış insan olduğumuzu hatırlatabilir. Vicdanlarımızı harekete geçirebilir. Bir bakış ancak bu kadar şefkat ve merhamete kapı açabilir. Bir bakış ancak bu kadar derin bir hüznü taşıyabilir. Usta bir romancının bile bir bu duyguyu satırlarına dökemiyecek kadar aciz kalabileceğini düşünebiliriz.. Bir nevi böyle bir hüznün, sonsuzluk ifadesini taşıyan bu kız çocuğunun derin bakışını, ancak bir karakalem resim ustasının, bu duyguyu kendi özünde yaşarak bize aktarabildiği ve bizlere verdiği en anlamlı bir armağan olduğunu düşünebiliriz..
İnsanoğlu tarihin her evresinde üzüntüyle mutluluk arasında sürekli yaşadığı ve içinden atamadığı bir hüznün varoluşuyla, varlığını dengeleyebilmektedir. Okyanuslardaki med ve cezir gibi, gelgitleri önce ruhunda yaşayarak, Hayatını sükûnet ve huzur içinde geçirmek ister. Mutlu olmak ise, en büyük arzusudur. İlk insan ve ilk peygamber Hazreti Âdem’in yasak meyveden yiyerek Cennetten kovulmasıyla, bir hüzün silsilesi bütün insanlığı içine alacak kadar derin ve büyüktür. İnsanoğlu fani dünyada yaşamaya mahkûmdur. Bu mahkümiyet zorlu bir sınavla, insanın kul olarak, yeniden ebediyete hazırlanması için kendisine bir şans tanınmasıdır.
Yeryüzünde insanın, her işlediği fiil, kendisi ve kendisi dışındaki bütün insanlığı iyi veya kötü yönde etkileyici bir amildir. Bu etki, aslında bütün varlıkları doğal olarak kapsaması kaçınılmazdır. Tarihin her kilometre taşında açlık, kıtlık, susuzluk, salgın hastalıklar, sel ve kasırgalar, nükleer savaşlar gibi felaketler ve afetlerle insanoğlu yüzyüze kalmıştır. Ölen ölmüş, kalan kalmış, olan masum bebeklere, çocuklara, hamile kadınlara, yaşlılara ve hastalara olmuştur. Acılar, ıstıraplar, üzüntüler, umutsuzluklar, mutsuzluklar iç içe adeta insanlığın kaderi olmuştur.
Her hangi nedene dayanırsa dayansın, özellikle bir kız çocuğun bütün felaket ve afetlerin dışında gelenekler ve zihniyetlerden kaynaklanan mağduriyetinin de bir karşılığı ve hesabı olmalı diye düşünmeliyiz. Masum bir çocuğun bakışı, mağdur bir kız çocuğunun bakışıyla hüzün resmedilecek olursa, ancak böyle olmalı. Kara kalemle yapılan masum ve mağdur bir kız çocuğunun resminde, bakışlar ancak bu kadar derin, bu kadar engin, bu kadar engin ve bu kadar diğer öğeleriyle birlikte dengin olabilir.
Yazı - Çerçeve ve Paspartusu: Profösör / Resim: Anonim
Her hangi nedene dayanırsa dayansın, özellikle bir kız çocuğun bütün felaket ve afetlerin dışında gelenekler ve zihniyetlerden kaynaklanan mağduriyetinin de bir karşılığı ve hesabı olmalı diye düşünmeliyiz. Masum bir çocuğun bakışı, mağdur bir kız çocuğunun bakışıyla hüzün resmedilecek olursa, ancak böyle olmalı. Kara kalemle yapılan masum ve mağdur bir kız çocuğunun resminde, bakışlar ancak bu kadar derin, bu kadar engin, bu kadar engin ve bu kadar diğer öğeleriyle birlikte dengin olabilir.
Yazı - Çerçeve ve Paspartusu: Profösör / Resim: Anonim
10 yorum:
Her şey bir sınav ve ne olursa olsun biz elimizden geleni yapmaya mecburuz.Bunu hatırlattığınız için teşekkür ederim Profösör...
BİR BAKIŞ ASLINDA HERŞEYİ ANLATIR. ANLAYABİLENE...
sevgili Profösör,
bu kız çocuğunun gözlerinde, öyle haklı öyle kara kalemden de kara olan hayatlarının özeti var ki, insan bakınca bu yaşadıklarını engelleyemediği için üzülüyor. küçücük, umut denen şeyi daha yolun başında kaybetmiş bir çocuk. gerçekten bakanın içi acıyor. sonra onun duygularını hayal ediyorsun... işte o an söz bitiyor.
ürpertici bir hüzün var bu resimde:(
ve neyin bedelini ödüyor olabilir bunca mutsuz insan hangi günahın:S
blogunuzda sağ köşe de kedicik var ya onun da bakışları benim ok işaretimin yönüne göre ayarlı..Bizlerde sevdiğimize odaklı olduğumuzda tıp kı o kedicik gibi SEVDİĞİMİZ nereye bir oraya odaklı yaşarız...:) Birden aklıma geldi yazdım işte..
Bakışlar benim önemlilerim arasındadır ..Bir zamanlar bende bakışlar hakkında bir şeyler karalamışım hatırladım sizin bu güzel yazınızı görünce ...Yazılarınıza yorum yapmak haddime değil sadece beğendiğimi belirtip gideyim :)
Saygılar..
Nacizane karalamam;http://kararli.blogspot.com/2010/03/baks.html
Gercketen bı bakıs
cok sey anlatır
bazen bı kızgınlıgı
bazen bı sevgıyı
bazen de huznu
bakışlar sahtede olabilir değil mi bazen:S
iki bakış iki adam yazım geldi aklıma profum, gözleri kalbin aynasıdır :)
Kelimeler Dunyasi @ Teyekkür ederim. Yazılarımız da, yorummlarımız da birbirini tamamlıyor.
yakamoz @ En azından bizler anlayabiliyoruz. Ne mutlu bize.
nini @ Bu tür çocukların yolunu kesik başlar kesmiş gibi. Böyle bir ürperti içinde olabilirim.
iρεκβöcεĝι~@ evet ben de ürperti içindeyim. Ne mutlu ki, böyle usta bir ressamın kalemine konu olabiliyor ki bilinçlenelim diye..
Pabuç@ Dostlar birbirine odaklı olarak yaşarlar ve birbirine odaklı sever ve sevilirler. Bütün bunlar Allah4ın rızasını kazanmak içindir.
öykü @ bazen de dostluğu ve gönüldaşlığı..
birdelisevda@ Sahteliği Allah dostları farkeder ve yine dudaklarında bir tebessüm belirir. Allah ıslah etsin de hakikati görsün isterler.
LoveMeorLeaveMe@ Gözlör kalbimızın aynasıdır. Sözler de gönlümüzün lisanıdır.
Özellikle kadın bakışları anlamlıdır. Duyguları gözlerinden anlaşılır. Erkeklerde yapar ama kadınlar kadar değil kesinlikle
Yorum Gönder