Aşk; bütün kodlamların, akıl yürütmelerin üstünde kutsal bir kodlamadır. Aşk sonsuzluk bestesinin tılsımlı notalarıdır sanki. Gizli, gizemli, birbirine girmiş şifreleriyle oynamamak gerekir bence. Aşk hayat boyunca vardır. Sırlı olduğu sürece hayatiyetini devam ettirecektir. Duygular, düşünceler, davranışlar ancak; doğruluk, iyilik ve güzellik ilkeleriyle muhkem haline gelecektir. Bir cevizi düşünelim. En içteki nüvesi aşktır. Kimyası bunda gizlidir. Üstündeki zarı sevgidir. Doğruluk, iyilik ve güzellik ilkeleriyle sevgi naif olarak nüvesini korur. Asıl üst kabuğuna gelince, sadakattir. Sadakat bütün fitneden, fücurdan, çekemezliklerden, kem gözlerden koruyacaktır.
Bazen ayrı ayrı yerlerde aynı anda aynı şarkıyı dinlersiniz. Bazen aynı anda ayrı ayrı tabelalarda aynı ismi, yüreğinizdekini görürsünüz. Aynı anda ayrı ayrı evlerin pencere pervazlarına, kış mevsiminde üşümüş miniminicik bir kuşun pencerenize konmuş ötüşünü yüreğinizde işitirsiniz.
Aşk; hesapsız kitapsız, parasız pulsuz, dileksiz falsız kendiliğinden, kendi doğallığından doğan bir kır çiçeği gibidir. Bir kır evindeki papatya tarlasında bir papatya falının anlamı kadar jronik bir aşk öyküsü gibi. İskambil falına bakılan fala inat !...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder