12 Haziran 2016 Pazar

Aşk ve Firak


Aşk hüzünle yaşanır, kahırla değil. Hakkıyla  aşk yaşayacaksan eğer  Paris'te, Londa'da, New York'ta  değil!.. Aşkı Mekke'de, Medine'de, İstanbul'da yaşayacaksın mirim. Paris'te aşkı kaybeden, kafayı çeken ve kahrolanlar gibi değil!.. Aşkı İstanbul'da  hüzünle yaşayacaksın azizim!.. Bir gün terk-i dünya ettiğimde  de mezar taşıma sarılarak ağlayacaksın sevgilim.

Profösör

.....

Not:
.....
Bu fotoğraf Osmanlı’nın son dönemlerine ait bir fotoğraf var. Fotoğrafta Osmanlı mezarlığı içerisinde bir mezar taşı ve mezarın yanı başında oturan bir kadıncağız görülüyor. Mezar taşı daha on dokuzunda loğusa döşeğinde iken hayata gözlerini kapamış bir hanımcağıza ait. Mezar ise yazılanlar şöyledir:
Âh mine’l-firâk
Bu cihân bağına geldim bir mürüvvet görmedim
Derdime derman aradım bir ilâcın bulmadım
Âh ile zâr kılarak tâzeliğime doymadım
Çün ecel peymânesi dolmuş murâdım almadım
Nişân-ı Hümâyûn kapı çukadârı
Es-Seyyid Hüseyin Efendi’nin kerimesi
On dokuz yaşında iken loğusa
Döşeğinde irtihâl eden Fatma..
Hanım’ın ruhiyçün el-fatiha
Sene 1296

5 yorum:

  1. El emân! Aşkı yaşayacaksak birlikte yaşamalı, birbirimizi bulamayacaksak aşık olmamalı.

    YanıtlaSil
  2. El emân! Aşkı yaşayacaksak birbirimizi bulmalı; birbirimizi bulamayacaksak aşktan firar etmeli!

    YanıtlaSil
  3. Emine Bektaşi@ Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  4. Calimero@ Kesinlikle haklısınız. Bu da daha çok şuur içinde yaşamak ve gaflete düşmemekle olacak sanırım.

    YanıtlaSil