3 Mart 2016 Perşembe

Ölüm

Arada levha yok!.. Doğrudan gideceğimiz yer; ölüm son durak. (Profösör)

12 yorum:

  1. Ölüm son durak tabi ki ama yaşadığımız bu kötü dönemde insanın insana zulmü hergün öldürüyor maalesef :(

    YanıtlaSil
  2. Ve hiç bilmediğimiz bir hayatın başlangıcı.

    YanıtlaSil
  3. yolcu@ Öbür taarf ebediyyet. Sonsuzluk. Cennet ve cehennem. Kabir hayatı, sorgu sual, mahşer. Hesap kitap nizam.

    YanıtlaSil
  4. SeSSizlik@ malesef... "Ölmek değildir ömrümüzün en feci işi; müşkil budur ki ölmeden önce ölür kişi."

    YanıtlaSil
  5. o yüzden. Ben dolu dolu yaşlanıyorum ecel gelmeden yapmak istediklerimi not ederim çabalarım olması için , bu dünyadan giderken arkamdan. İyi anmalılar en önemlisi de bu dünyada ahlanıp vahlansakta geçecek güzel yaşasakta geçecek guzell bitirelim :/:)

    YanıtlaSil
  6. Merhaba blogunuzu takibe aldim bloguma da beklerimm

    YanıtlaSil
  7. Siyah kuğu @ Buna şuurlu olmak ve şuurlu yaşamak denir.

    YanıtlaSil
  8. şeyda nur Dincer @ Merhabalar; teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  9. Bazen bazı insanları gördükçe. Şuursuz olmayı istiyorum :) :) :)

    YanıtlaSil
  10. Siyah kuğu @ Kuğu olmak kolay değil; kuğuya soylu duruş yaratılıştan gelir. Bazı insanları görüp, şuursuz olamıy istesen de olamazsın. Genlerin, ahlakın ve iraden buna izin vermez. Çünkü kuğu olmak böyle bir şeydir. Siyah kuğu olmak ise hepten asilliktir.

    YanıtlaSil
  11. Belki de ölüm ilk durağımız da yaşam son durağımız olacaktır? Çünkü ben birilerinin yaşam dediği bu kısa sürede yaşadığımı hissetmiyorum. Yaratılışımızın da bu kadar kısa süre için olacağını düşünmüyorum. Bu yüzden şu an birer ölüyüz ve yaşam ileride diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
  12. tersimpiçtir @ Doğrusunu söylüyorsun. Benim bu çalışmam bir nevi ironuk. Ehli dünya öldükten sonraki sonsuz hayatı aklına bile getirmez. Eğer öbür tarafa hiç inanmıyorsa insanın sadece maddeden bir eşya gibi olduğuna inanmaları da biraz güç. İnsanı ayakta tutan iskeleti değildir. İnsanı ayakta ve diri tutan taşıdığı ruhtur.

    YanıtlaSil